Zıplamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Fırlamak, Sıçramak, Hoplamak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İnzibati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdari
Kara Baht kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kara Yazı
Şart kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıt, Koşul
Cebi Delik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savurgan
Vermemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek
Temin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanç Verme; Sağlama, Gerçekleştirme, Elde Etme
Bahçıvan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağban
Dalkavuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlü, Yaltakçı, Yardakçı, Şaklaban, Yağcı, Yaltak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Uysal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimli, Yumuşak Başlı, İtaatli, Munis, Söze Bakan, Yumuşak, Yüzüyola
Kızılyörük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yılancık
Çardak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hangar, Talvar, Kameriye
Tamamen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büsbütün, Tümüyle, Komple, Temelli, Top
Varlıkbirliği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vahdeti Vücut
Çare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derman, Deva, İlaç, Merhem, Reçete, Tılsım, Çıkar Yol, Çözüm Yolu
Sergiye Koymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sergilemek
Vazgelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vazgeçmek
Erinçsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahatsız
Kullanılır Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaramak, Yerleşmek
Krank kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dingil
Vakfedilmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevkuf
Erke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işık, Kudret, Enerji
Kabarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşmak, Şişmek, Artmak, Kafa Tutmak, Başkaldırmak, Böbürlenmek, Büyümek, Kalkmak
Yerli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evcil, Taşınamayan, Otokton, İthal Olmayan
İnhisar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstemlekecilik, Tekel
Pragmatik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yararsal
Kadran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölçek
Leh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onun İçin, Onun Tarafın; Ondan Yana
Aksama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıza
Keloğlan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hindi
Değmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temas Etmek, Dokunmak, Ellemek, Dürtmek, Düşmek, Erişmek, İlişmek, İlmek, Ulaşmak, Rast Gelmek, İsabet Etmek
Çomak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değnek
Kimse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sima, Şahıs, Nefer
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.