Yerli kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Evcil, Taşınamayan, Otokton, İthal Olmayan
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tebahhur Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uçmak
Avuç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aya
Şiniklemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölçmek
Küşat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açma
Kifayetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeterli
Fiili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eylemsel
Lobi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalan, Hol
Vefasızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hıyanet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İmtihan Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Sınamak
Ağır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kiloca Fazla, Değerli, Güç, Yüklü, Yavaş, Yoğun, Ağırbaşlı, Alçak, Ciddi, Çetin, Dokunaklı, Gösterişli, Güç, Kırıcı, Korkulu, Oturaklı, Tehlikeli, Vahim, Veznin
Mütehammil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı
Pusula kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâğıt, Yön Belirteci, Tezkere
Atamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tayin Etmek, Kaldırmak
Tedhiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıldırma, Terör, Yıldın
Nâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ateş, Alaz
Karakabarcık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karayanık, Yanıkara, Şarbon
Kıvanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İftihar Etmek, Memnun Olmak
Kısım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Hisse, Bölük, Kesim, Kol, Fasıl, Hizip, Parça, Takım
Eşya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pırtı, Nesne, Gereç, Kayıt, Yük
Aş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekmek, Yemek
Kurum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet, Çalım, Gösteriş, Gurur, İs, Kasıntı, Kuruluş, Müessese, Tekebbür, Tesis, Büyüklenme, Azamet
Yıvışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Islak, Kaygan, Yapışkan, Yılışık
Tenevvür Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aydınlanmak
Seğirtmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk veya Sıçrayarak Yürümek, Koşarak Gitmek
Rüştiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaokul
Çisemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiselemek
Ana Yarısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teyze
Eleştirmeci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münekkit, Tenkitçi
Dızlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak, Soymak
Tezyif Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
Sevdalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âşık, Vurgun
Murabba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dördül, Dörtgen, Kare, Reçel
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.