Zenne kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kadın
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Damar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huy, Soy, Yaradılış, Borucuk
Yüze Gülücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlü, Riyakâr
Zarafetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarif
Görgüsüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Çakal, Hıyar, İlkel, Kabak, Tor, Yavan
Yeğen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bacı Oğlu, Kardeş Oğlu
Celi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Aşikâr, Parlak
Ortasıklet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaağırlık
Kayyum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vasi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Beklemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyalanmak, Eğlenmek, Gözlemek, Ummak, Aramak, Durmak, Gözetmek, İstemek, Korumak
Tepesi Üstü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tepetakla
Yeterlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet, Kifayet, Liyakat, Yeterlilik
Fermuar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapraz
Boşaltma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahliye
Yetiştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terbiye
Ara Bozuculuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fesat
Defol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Reddol
Bulunak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adres
Velur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadife
Sulanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Su Koyuvermek, Cıvıtmak
Mahzur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınca, Engel, Çekince, Sonuç Kötülüğü
Mütehevvir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızgın
Ayazlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teras
Eşik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Astana, Başlangıç
Sekte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durma, Durgu, Bozukluk, Duruş, Felç, Ket, Kesintiye Uğrama, Kesilme
Adamsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalnız
Yer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahal, Mekân, Orun, Alan, Arazi, Arsa, Arz, Belde, Bucak, Durum, Dünya, Görev, İz, Konum, Makam, Mevki, Mevzi, Nokta, Önem, Taraf, Ülke, Vaziyet, Yan, Zemin
Sinirsel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asabi
Muahede kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antlaşma
Çökkün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüz
Terbiyeci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimci
Mert kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Er, Erkek, Harbi, Yiğit, Sözünün Eri
Pedikür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayakbakımı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.