Damar kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Huy, Soy, Yaradılış, Borucuk
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ümitlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umutlanmak
Derece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvam, Seviye, Aşama, Ayar, Basamak, Doz, Gömlek, Had, Kadar, Kademe, Merhale, Mertebe, Nokta, Not, Paye, Radde, Rütbe, Tabaka, Termometre, Kerte, Yalım
Dümenci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenbaz
Zula Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak, Çalmak, Gizlemek, Saklamak
Eğreti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Geçici, Muvakkat, Muvakkati, Öteri, Takma, Üstünkörü, Yararsız, Uyumsuz, Yakışmamış
Yakınlarında kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğru
Ada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezire, Aral, Simek
Mübahase Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahse Girmek, Tartışmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Bir Tane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biricik, Yegâne
Sinerji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görevdeşlik, Güç
Gül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiçek, Kızılgül
Deri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cilt, Çadır, Dernek, Düğün, Gön, Ten, Toplantı
Sprey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Püskürteç
Tuzlubalgam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mayasıl, Egzama
Yırtılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atmak
Zehirli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağılı
Tekin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Rahat, Sakin; Soylu
Yeğinlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şiddet
Okusuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ümmi
Örnekseme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyas
Yatkınlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beceri, Meleke
Evvela kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkönce, İlkin, Önüç, Önce
Irmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nehir
Pulluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köten
Biyoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dirim Bilimi, Hayat İlmi
Gün Batımı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gurup
Şifahi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözlü, Sözel, Ağızdan
Özellik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çeşni, Hassa, Husus, Hususiyet, İlim
Işıldamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parıldamak, Şahlanmak
Hayat Hikâyesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öz Geçmiş
Mabude kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevgili, Tanrıça
Çitmik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıngıl; Parmak Ucuyla Alınan (Miktar); Üzüm Salkımının Küçük Dalı; Çimdik
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.