Zail kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yok Olan, Ortadan Kalkan, Savulan
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Dayanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaslanmak, Abanmak, Çullanmak, Çekmek, Dinmek, Durmak, Gelmek, Gitmek, Götürmek, Güvenmek, Hazmetmek, Sabretmek, Ulaşmak, Varmak, Yetişmek, İstinat Etmek, İptina Etmek, Mukavemet Etmek, Tahammül Etmek
Atalar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ecdat
Yapılış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bünye, Kuruluş, Nitelik, Yapı
Aylak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avare, Serseri, İşsiz, Boş Gezen
Yaymaca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Propaganda
Yalama Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşınmak
Katışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harç, Karışık, Karma, Melez, Mahlut
Maliyetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Fakül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benek
Yararsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beyhude, Boş, Çöp, Eğreti, Faydasız, Gereksiz, Kısır, Nafile
Katilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlik
Apansızın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aniden, Ansızın, Birdenbire, Apansız
Nimbus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kara Bulut
Demek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak, Düşünmek, Erişmek, Saymak, Ummak, Yeltenmek, Ses Çıkarmak, Söylemek, Söz Söylemek, Şu Halde, Öyleyse
Farsça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acemce
Haşat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin, Bozuk, Kötü, Yorgun
Eziyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azap, Sıkıntı, Zulüm, Üzgü
Kıvanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İftihar
Taşıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Vasıta
Fıkıh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İslam Hukuku
Tefsirci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müfessir, Yorumcu, Açıklamacı
Torpido kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Torpil
Beyanat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demeç, Bildiri
Tıklatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıkıldatmak
Hamle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atılış, Saldırış, Adım, Atak, Hücum, Atılım, Savlet
Çalap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Allah, Mevla, Tanrı
Yasama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanunvericilik, Teşri
Şövenist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Irkçı
Paydaşlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İştirak
Kırat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Düzey, Nitelik, Seviye
Sanaka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş İnan, Hurafe
Tedenni Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek, Gerilemek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.