Zıpzıp kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bilye
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Nitelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, Damga, İlim, Kalite, Keyfiyet, Mahiyet, Renk, Vasıf
Kaktüs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atlas Çiçeği
Serpinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çisenti, Damlacıklar
Öden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mükafat
Tazyik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basınç, Baskı, Zorlama, Sıkıntı Verme, Sıkıştırma
Çöküntü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökme, Enkaz, Göçük, Kriz, Teressübat, Depresyon
Latif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Leziz, Yumuşak, Hoş, Gökçer Yepelek
Raci Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Dokunmak, İlgilenmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Dalgalandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savurmak
Akçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akça, Nakit
Dindar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman, Mütedeyyin
Kaşkol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atkı
İde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce
Gödeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semiz
Sükûnet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Dinginlik, Hareketsizlik, Sessizlik, Huzur, Rahat, Sükûn, Dinme, Yatışma, Devinimsizlik
Spesifik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özgül
Sağtöre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahlak
Tesettür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örtünme
Üstelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bile, Caba, Fark, Güçlü, Kuvvetli, Sağlam
Küsmüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küs
Kondansör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoğuşturaç, Yoğuşturucu
Sirayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçme, Bulaşma
Atıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nişancı, Yalancı, Palavracı
Dertli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün, Hasta, Yanık, Yaralı
Şef kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lider, Önder, Yöneten, Baş
Duyar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duyarlı, Duygulu, Hassas
Harem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Karı
Yasal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanuni, Meşru, Legal
Sevk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönderme, Güdüm, İleri Sürme, Götürme
Tebdil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değiştirme, Kılık
İstibdat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskı, Zorbalık, Sınırsız Monarii, Despotluk, Keyfe Bağlı Yönetim
Düğüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ukde
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.