Yakacak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yakıt, Mahrukat, Karaçıban, Odun, Kömür
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Aktifleştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkinleştirmek
Lojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mantık, Mantıklı
Kullanılmamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
Muhtaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksul, Fakir, Gereksinimli, Eksikli
Uhuvvet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kardeşlik
Anide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
Mukayese Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Kıyaslamak, Salıştırmak
İsyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kozgalan, Baş Kaldırma, Ayaklanma; Boyun Eğmeme, Uymama, İtaat Etmeme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Armonika kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mızıka
Kısmet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ülüş, Kader, Nasip, Şans, Talih
Mezun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitirmiş, İzinli, Yetkili
Ant İçmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yemin Etmek
Maruzat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diyecek, Arz
Kortej kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tören Alayı, Topluluk, Alay, Maiyet
Delgi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Matkap
Alık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşkın, Düşüncesiz, Beceriksiz, Akılsız, Aptal, Bön, Budala, Sersem
Himmet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayırış, Emek, Gayret, Yardım, Çalışma, Lütuf
Sıçanotu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arsenik
Fukara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derviş, Fakir, Kembağal, Yoksul, Zavallı
Uçarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serseri, Hovarda, Haşarı, Bozgun, Havai, Sefih, Aşırı, Çapkın
Ateşlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutuşturmak, Kışkırtmak, Yakmak
Makul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ussal, Akıllı, Elverişli, Mantıklı, Uygun
Vakit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zaman, Çağ, Aralık, Saat, Adar, Devir
Kırılan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıngan
Dışsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haricî
Teadi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağılık
Götürüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sabır, Tahammül
Esasen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temelinde, Aslında, Gene, Zaten, Başından, Temelinden, Kökünden
Lenf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akkan
Gevşemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşalmak, Hoşlanmak, Sakinleşmek, Sevmek, Tavsamak, Yatışmak, Yumuşamak
Şarkıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Solist, Okuyucu, Hanende, Muganni, Muganniye, Aydımcı
Çağcıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağdaş, Asrı, Modern
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.