Sıçanotu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Arsenik
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Farz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş Koşul, Tutma, Sayma, Allah Buyruğu
Minnetdarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şükran
Büyükanne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nine, Nene
Töz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Cevher, Kök, Temel
Yabanıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vahşi, Yabani, İlkel
Aksilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terslik
Yeterlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet, Kifayet, Liyakat, Yeterlilik
Bozulma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıza, Tefessüh
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Yetimhane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetiştirme Yurdu
Korumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak
İrrasyonel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usdışı
Tatsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavga
Kenetlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bentlemek, Bitiştirmek, Kilitlemek
Şeriat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İslam Hukuku
Hafifçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeğnice
Domates kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızanak
Veriş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş
Nisa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadın
Merhamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acıma
Zırıldanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zırıldamak
Süzün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katkısız, Katışıksız, Halis
Dembedem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arasıra, Zaman zaman
Bekit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vakıf
Yakalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Belirlemek, Paketlemek, Tutmak, Derdest Etmek, Durdurmak
Değme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelişigüzel, Her, Rastgele, Seçkin, Seçme, Temas
Başıdinç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahat
Elmastıraş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elmas
Aranjör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenlemeci
Grup kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Camia, Deste, Hizip, Kol, Küme, Öbek, Saf, Set, Takım, Zümre, Ekip, Türküm, Topluluk
Aşağılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Alçak, Bayağı, Pespaye, Rezil, Süfli, Değersiz
Teksir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çoğaltma
Yamaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yan, Bayır, Huzur, Kat, Ön, Yakın
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.