Vizite kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı:
Hekim Hakkı, Muayene Ücreti
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Sahaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski Kitapçı, Betikçi
Uçurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koparmak, Savurmak
Çal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kır, Taşlık Yer, Çıplak Tepe
Telhis Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özetlemek
Tayfa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşiret, Hizip, Oymak, Uşak, Yardakçı, Koşuntu, Maiyet
Cerrah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Operatör, Yarman
Sütbeyaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Apak, Bembeyaz
Gerçekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhakkak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Eklem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bent, Boğum, Mafsal, Oynak
Keser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kerki
Sentaks kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözdizimi
Muvafıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutabakat
Cilasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soluk
Tahsilât kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alımlama, Toplama
Sahtekârlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yolsuzluk
Fiskos kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pıçapıç
Çeki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Tartı, Üzüntü
Tenha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Issız, Kuytu, Tek, Yalnız
Tariz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğneleme, Taşlama, Dokundurma, Taş
Bet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre, Kötü, Çirkin, Beniz, Sıfat
Seki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırım, Set, Teras, Taraça
Edilgen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meçhul, Pasif
Harikulade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olağanüstü, Eşi Görülmemiş, Çok Güzel
Herze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abuk Sabuk, Anlamsız, Saçma, Saçma Söz, Zevzeklik
Sağlanılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelmek
Muhtemelen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olasıca, Belki, Olabilir
Uskur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pervane
Tarumar Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak, Karışmak
Korumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak
Biçimli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Yakışıklı, Düzgün
Hasetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanç
Obje kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nesne
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.