Venüs kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çolpan, Çoban Yıldızı, Çulpan, Zühre
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Hükümlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahkûm, Cezalı
Çatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, Erişmek, Hücum Etmek, Karşılaşmak, Rastlamak, Ulaşmak, Vasıl Olmak
Âşıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşkün
İpotek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Girev, Tutu, Rehin
Dâhiliyeci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İç sayrılıkları Uzmanı, İçselci
Ağrı Sızı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sancı
Ek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devam, İlave, İlişik, Koşma, Şekilci, Ulama
Zecren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorla, Zorlayarak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Buruntu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızı, Ağrı, Istırap
Korteks kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabuk
Değerlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önem Vermek, İtibar Etmek
Partisip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaç
Kitaplık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kütüphane
Bilinçdışı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şuursuzca
Fotometre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işıkölçer
Sanayi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Endüstri, Uran
İnanç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüş, İman, İtikat, Kanaat, Kanı, Emniyet, Öğreti
Feshetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağıtmak, Kapatmak, Kaldırmak, Bozmak, Lağvetmek
Kurusıkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Blöf, Korku
Yapma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suni, Yapay, Yapmacık
Yüklenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşımak, Üstlenmek, Yıkılmak, Zorlamak
Toplanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şişmanlamak, Üşüşmek, Yığılmak
Nakil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşıma, Göç, Aktarım, Geçirme, Aktarma, Tayin, Atama, İletim, Göçürme, İletken, İletme, Aktarış, Taşın
Kavrulmuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kebap
Kıray kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asi, Delikanlı, Genç
Mezun Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak
Personalizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kişiselcilik
Utkulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muzaffer
Mevkuf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutuklu
Gıdalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Besinli, Besleyici
Yek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Tek
Kızıllık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün, Pudra
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.