Borçlanma kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İstikraz
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Şarlatan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcı, Aldatıcı, Yalancı
Hava Meydanı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havalimanı
İce Tea kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buzlu Çay
Gönülden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Candan
Sefaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçilik, Elçilik
Gömüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sin, Mezar, Metfen, Makber, Kabir
Kimesne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kimse
Yitirilmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yitik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Uzlaştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Telif
Baba Tatlısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şambaba
Kapamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıkamak, Engellemek, Hapsetmek, Örtmek
Turfa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Nadir
Redakte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzelti
At kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beygir
Direşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Sebat Etmek, Diriktin, Can, Ruh
Hararetlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlanmak, Coşmak, Kızışmak
Mukannen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belli
Denetlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak, Teftiş Etmek, Murakabe Etmek, Kontrol Etmek
Paleograf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskiyazıbilimci
Döyeçlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pataklamak
Malumat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Veri, Sorak
Kontak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlantı, İlgi, Temas, Dokunma, Dengesiz
Gömü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Define
Çalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aşırmak, Atmak, Benzemek, Biçmek, Çarpmak, Çelmek, Çırpmak, Götürmek, Kaldırmak, Oğurlamak, Süpürmek, Temizlemek, Tırtıklamak, Vurmak
İstirham Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek, Yalvarmak
Yemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aş, Yemek Yeme, Yiyecek, Taam, Ekmek, Batmak, Çizmek, Dalamak, Delmek, Harcamak, Isırmak, Kemirmek, Lokma, Mahvetmek, Oymak, Tüketmek, Aşındırmak, Bitirmek
Yaraşır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Layık, Şayan, Uygun
İhmalkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikkatsiz, İtinasız, Lakayıt, Savsak
İnhilal Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşalmak, Dağılmak
Kaşe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damga, Mühür
Manzara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Görüntü, Görünüm, Görünüş
Aldatma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Al, Hıyanet, Şike
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.