Tümsek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kabarcık, Tepecik, Tüm, Yükselti
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Finansal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mali
Hücre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göze
Sövüşçül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küfürbaz
Telef Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahvetmek
Efekt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etke
Azmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gölcük, Bataklık, Taşkınlaşmak, Kirincimek, Hızlanmak, Kabarmak, Taşmak, Taşmak
Kılgısal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygulamalı
Hitam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Son, Bitim
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Çalapaça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorla Yürüterek, Sürükleye Sürükleye
Muhalif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aykırı, Karşı, Karşıt, Yanaz
Nasip Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elvermek, Kavuşmak, Ulaşmak
Kıyam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalkışma, Teşebbüs Etme; Ayaklanma
Gelir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazanç, İrat, Hasılat, Medahil, Varidat
Konuşmama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sükût
Fonetik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sesbilim
Arkadaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dost, Refik, Tomdaş, Yoldaş, Hempa, Bacanak, Eş
Savsak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhmalci, İhmalkâr, Müseyyep
Dâhil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İç, İçeri, İçinde
Hasretini Çekmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özlemek
Muhit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Etraf, Hava, Ortam, Vasat, Yöre, Saran, Çevreleyen
Meşhur Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lanse Etmek
İyilikbilmez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nankör
Ansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
Güç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Bilek, Can, Çetin, Derman, Fer, Hâl, Hız, Kudret, Kuvvet, Mecal, Müşkül, Sarp, Takat, Zor, Efor
Dokunulmazlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıcalık
Asillik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asalet
Kalaba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalabalık
Tarafsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yansız
Göçük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökme, Çökük, Yıkıntı, Çöküntü
Hakir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Keyfiyetsiz, Hor, Adi, Aşağı Görülen, Saygı Değmez, Yalımsız
Bebek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bebe, Körpe, Çağa
Gezmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyran Etmek, Dolaşmak, Başvurmak, Bulunmak, Dolanmak, Gitmek, Görmek, Yürümek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.