Tunç kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bronz
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kurtarıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halaskâr, Kurtaran
Ameli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edimsel, Uygulamalı, Pratik, Uygun, Kolay, Elverişli, Kestirme
Ağlatı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tragedya, Trajedi
Vesveseli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşkilli, Kuruntulu
Kırık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırıntı, Melez, Üzgün
Üfürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esmek, Üflemek
Köylü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaba, Kentçi, Kentli
İnfilak Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patlamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Söz Gelimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mesela, Meselen, Söz Gelişi
Konut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Hane, İkametgâh, Menzil, Mesken, Yurt, Eğlek
Beyit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ev
Keçi Yolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patika
Çünkü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zira, Şu Yüzden Ki, Bu Nedenle Ki
Kabin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölme
Alicenaplık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cömertlik, Şereflilik, Asalet
Topu Topu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi
Tutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Alıkoymak, Avlamak, Bağlamak, Başlamak, Beğenmek, Benimsemek, Bürümek, Girişmek, İzlemek, Kalmak, Kaplamak, Kapmak, Kavramak, Kullanmak, Müdafaa Etmek, Saklamak, Sarmak, Saymak, Sunmak, Taraftar Olmak, Tutuklamak, Uğramak, Ulaşmak, Varmak, Yakalamak, Yapışmak, Yapmak, Yenmek, Yönelmek, Zapt Etmek
Hasta Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak, Vurmak
Nakliyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşımacılık
Yitikler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zayiat
Lahzada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
Yurt Dışı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çet El
Sosyolojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilimsel, Toplumsal
Uzay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feza, Gök, Mekân
Çevre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Belde, Çember, Daire, Dolayı, Dünya, Etraf, Hava, Muhit, Ortalık, Ufuk
Vitalite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlılık
Talihsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedbaht
Müşevveş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışık
Manevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tinsel, Ruhsal, İçten, İçlek
Ultraviyole kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Morötesi
Yük Odası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüklük
Kötek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baston, Dayak, Sopa
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.