Trafik Polisi kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yol Sakçısı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İrtihal Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
Teşkil Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örgütlemek
Check-Up kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlık Taraması
Müstenkif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekimser
Gerçek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hakiki, Asıl, Başlıca, Ciddi, Doğru, Doğruluk, Hak, Hakikat, Sadık, Sahici, Tam, Temel, Vaki, Sahiden
Mühürlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damgalı
Karşın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rağmen, Karamazdan, Muhalif, Muarız
Tüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutuş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sınırdaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hemhudut
Çalgı Aleti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalgı
Bilerek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasten, Kasti, Mahsus
Hep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cemi, Cümle, Daima, Hemişe, Hepsi, Kamu, Mecmu, Tamamıyla, Bütün, Tüm Olarak, Her Zaman
Bağdarlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Program
Cızıktırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karalamak, Yazmak
Tavukgötü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Siğil
Peklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direnç, Kabız, İnkıbaz
Rast Gelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rastlamak, Rastlaşmak
Huruç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış, Göç
Kumbara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gülle
Sıbyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çocuk
İmitasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taklit
Zayıf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıska, Cılız, Arık, Çelimsiz, Enez, Yetersiz, İnce, Kuru, Yufka, Güçsüz, Kuvvetsiz
Yatkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yatık, Çürük, Yetenekli, Becerikli, Benimsemiş, Alışmış, Eğilimli
Komisyoncu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arapaycı, Aracı, Simsar
Vuruşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müsademe, Dövüş
Paralanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Didinmek
Tecil Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ertelemek
Zampara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avratbaz, Keskin, Kadıncıl, Keskin, Zendost, Hovarda, Çapkın
Tüysüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabak
Anaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İri, Kart, Kurnaz
Belalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yorucu, Üzücü, Can Sıkıcı, Kavgacı, Şirret
Şüphe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Kuşku, Şaibe, Şek, İşkil
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.