Paralanmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Didinmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Öpüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öpücük
Göresin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acaba, Acep
Emreylemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak
Paketlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaplaştırmak, Yakalamak, Yığıp Bağlamak
Harcamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Ezmek, Geçmek, Kullanmak, Sarf Etmek, Tüketmek, Vermek, Yemek, Yok Etmek, Öldürmek, Feda Etmek
Çizgilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cetvel
Yazıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kitabe, Hatıra
Tombul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tulum, Yoğun, Yuvarlak, Şişmanca, Dolgun
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ayırt Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fark Etmek, Tefrik Etmek, Temyiz Etmek, Karakterize Etmek, Tanımak
Sürgit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlelebet
Geçerlilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hüküm
Hak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adalet, Doğru, Doğruluk, Gerçek, Hukuk, Kazanç, Kazı, Pay, Tüze
Tabya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sencer
Denetmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müfettiş
Sefir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi, Elçi
Ağız Ağıza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamen
Barikat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engel
Sümkürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fınkırmak
Pastoral kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çobanıl
Aydınlatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işıtmak, Işıklandırmak, Tenvir Etmek, Tavzih Etmek, Bilgilendirmek
Tüketim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoğaltım, İstihlak
Düşünür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Filozof, Mütefekkir
Yağmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek
Derece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvam, Seviye, Aşama, Ayar, Basamak, Doz, Gömlek, Had, Kadar, Kademe, Merhale, Mertebe, Nokta, Not, Paye, Radde, Rütbe, Tabaka, Termometre, Kerte, Yalım
Salpak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikkatsiz, Derbeder
Tamag kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cehennem
Hırdavatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşportacı, Nalbur
Mühürdar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damgacı
Pekiştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şiddetlendirme, Takviye
Delege kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Murahhas, Elçi, Nümayende
Haspa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapkın
Yırtılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.