Toygan kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Doğan
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Aranmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırılmak, Yoklanmak, Arzu Edilmek, Özlenmek
Okuryazar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Okumuş, Bilgili, Aydın, Alim
Metanet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanık, Dayanıklılık
Amut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikme, Dikey, Topuz
Esri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dumanlı, Sarhoş, Esrimiş, Mest
Atfetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yastamak, Dayamak, Yüklemek, Yöneltmek, Çevirmek, Vermek
Zırh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savut, Koruyucu, Koruyan, Müdafi Demirağ
İlmik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Öç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İntikam
Sakinleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinmek, Durulmak, Rahatlamak, Yatışmak
Gezge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karakol, Devriye
İfade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlatım, Tabir, Deyiş
Sinagog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havra
Taşak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haya
Oğur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırsat
Peruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takma Saç, Suni Saç
İftihar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Övünmek
Emir Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Komut Vermek
Tabii kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğal, Olağan, Saf
Menent kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Eş
Majüskül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genil İmce
Nazenin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Narin, İnce
Portatif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşınabilir, Gezer, Gezici, Seyyar
Öğrenci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Talebe, Okuvcu, Şakirt, Öğrenici
Daltaban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşağılık, Serseri, Yalınayak
Teşkilat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuruluş, Örgüt
Kodes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hapishane, Cezaevi, Tutukevi, Karakol
Sezmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Çıkarmak, Duymak, Görmek, Hissetmek, Fark Etmek, Kestirmek, Duyumsamak
Islanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşarmak
Yakıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkili, Dokunaklı, Yakan
Mecbur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorunlu, Zarurî, Gerekli, Bağlı, Düşkün, Mahkûm
Laf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kelam, Kavil, Bahis, Dedikodu, Konu, Konuşma, Lakırtı, Mevzu, Söz
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.