Metanet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dayanık, Dayanıklılık
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yükleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doldurma, İsnat
Pimpirik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Harap, Virane
İlgililik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mensubiyet
Despotizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorbalık, İstibdat
Nasyonel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulusal
Çapraz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aykırı, Düğme, Fermuar
Sepetlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kovmak
Şahadet Parmağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşaret Parmağı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Yapmacık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahte, Düzme, Suni, Yapay, Yapma, Zahirî
İkiyüzlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mürai, Riyakâr
Silah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pusat, Yarak, Etken Araç, Savut
Evet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beli, Efendim, Oldu, Olur, Peki, Tamam, Ya
Patlatılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atılmak
Meşru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasal, Kanunlu, Törel, Yollu
Şeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Altı
Sukut Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek
Fahiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Çok Fazla, Taşırı
Kahvedanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezve
Gıybet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekiştirme, Kötüleme, Kov, Kovculuk
Esas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Anayasa, Asıl, Baş, Başlıca, Gerekçe, Gövde, Hakikat, İlke, Kök, Mahiyet, Omurga, Temel, Üs, Ana Öge, Asal
Püskürtü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lav
Bir İki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birkaç
Antrakt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ara
Haber Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salık Vermek
Buruntu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızı, Ağrı, Istırap
Meteliksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Züğürt
Çetene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kenevir
Fırfıra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırıldak, Topaç
Taharetsizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cenabet
Batar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zatürre
Adem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yokluk, Ölüm, Hiçlik
Haberleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İletişim, Muhabere
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.