Tevdiat kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yatırım, Mevduat
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Boyunbağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kravat, Kolye
Kazıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sicim
Sadakat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Doğruluk, İçten Bağlılık
Zampara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avratbaz, Keskin, Kadıncıl, Keskin, Zendost, Hovarda, Çapkın
Vazgelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vazgeçmek
Kalifiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetişmiş, Nitelikli
Terbiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edep, Eğitim, Görgü
Operatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cerrah, İşletmeci, Onman, Hekim, Teknisyen
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Fasıla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ara, Aralık, Kesinti, Ayırdım
Kavi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Güçlü, Zorlu
Küsurat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Püsürler, Fazlalık
İham kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İma, Telmih
Kıvrak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atik, Derli Toplu, Aceleci, Canlı, Güzel, Şık, Yakışıklı, Hareketli, Becerikli
Skala kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gam
İhlal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozma, Dokunma, Zarar Verme
Çamur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Balçık, Harç
Vaziyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Konum, Hâl, Tavır, Yer
Menfi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Olumsuz, Negatif, Sürgün
Mütevazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak Gönüllü, Kurumsuz; Gösterişsiz
Ara Bozuculuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fesat
Kontrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlaşma, Mukavele, Sözleşme
Vecize kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özlü Söz, Özdeyiş
Doğaüstü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabiatüstü
Harcamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Ezmek, Geçmek, Kullanmak, Sarf Etmek, Tüketmek, Vermek, Yemek, Yok Etmek, Öldürmek, Feda Etmek
Külüstür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski
Kültürel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Medeni
Talan Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağmalamak
Muhakkak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlikle, Mutlak, Sağlam, Şüphesiz, Her Durumda, Ne Olursa Olsun
İhsas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İma
Hamletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yormak
Şişkinlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek
Esnek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elastiki
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.