İham kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İma, Telmih
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Jartiyer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çorapbağı
Blender kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırıcı
Sorumluluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyun, Günah, Mesuliyet, Sorum
Muhtel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk
Taraflar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etraf
Taşımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Dökmek, Duymak, Giymek, Hissetmek, Kaldırmak, Katlanmak, Üstlenmek, Nakletmek
Alık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşkın, Düşüncesiz, Beceriksiz, Akılsız, Aptal, Bön, Budala, Sersem
Yasakçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bekçi, Nöbetçi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Turizmci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezginci
İrat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek
Tütün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duman
Faizci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tefeci
Spesiyalist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzman
Ağırlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fenalaşmak, Kötüleşmek, Bozulmak, Yavaşlamak
Maltalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avlu
Maksadıyla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçin
Dikici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi
Savcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müddeiumumi
Üretici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetiştirici, Müstahsil, Prodüktör, Öndürücü
Şahadetname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diploma, Lisans Belgesi, Belge
Kalorifer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Radyatör
Emekçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşçi, Zahmetkeş
Susam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süsen
Behemehal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutlaka, Her Durumda, Ne Olursa Olsun, Ne Yapıp Yapıp
Grado kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derece
Vazife kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödev, Görev, İşlev, Vecibe, Yevmiye
Kazanılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelmek
Teşrih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İskelet
Suistimal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hıyanet, Suiistifade, Kötüye Kullanma, Yolsuzluk
İhtilal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devrim, Kargaşa, Ayaklanma, Köklü Değişim
Karanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çirkin, Karışık, Sıkıntı, Üzüntü, Zifiri, Zulmet
Pozitivist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olgucu
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.