Tersane kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tezgâh
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Düstur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaide, Şiar, Genel Kural, Formül
Hasta Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak, Vurmak
Boy Bos kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Kesim
Beslengi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evlatlık, Hizmetçi
Terk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakma, Ayrılma
Banağacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sepetçi Söğüdü, Sorgun Doğrusu Ban Ağacı şeklinde yazılır.
Vefat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölüm
Sivil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak, Mülki, Üniformasız, Çırılçıplak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kazıma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kürtaj
Vesveseli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşkilli, Kuruntulu
Dalgalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynamak, Kıpırdamak, Yüzmek
Esrik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dumanlı, Sarhoş, Esrimiş, Mest
Tomar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küme, Rulo, Top, Topa, Yığın
Ucube kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acayip, Hilkat, Hilkat Garibesi
Tedvir Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, Yönetmek
Çıdam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sabır
Gevşetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşaltmak
Keloğlan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hindi
Sulp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Katı, Nesil, Omurga, Bel, Zürriyet
Baba Tatlısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şambaba
Armağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hediye, Mükâfat, Ödül, Bağış, İhsan, Yadigâr
Söz Konusu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözü Edilen, Üzerinde Konuşulan, Bahis Konusu, Bahis Mevzusu, Mevzubahis
Planlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplı, Ölçülü
Birlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vahdaniyet, Vahdet, Bağlantı, Bağlılık, Bütün, Tek, Benzerlik, Cüzütam, Dernek
Sorumluluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyun, Günah, Mesuliyet, Sorum
İntaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme
Şereflendirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşrif
Özür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mazeret, Kusur, Sakatlık, Elverişsizlik
Nakolay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakar
İlgililik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mensubiyet
İpsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haylaz, Serseri
Duyarga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anten
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.