Taşıyıcı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Hamal
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Nüfuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik, Sinme, Fer, Kuvvet, (İçine) Geçme, Sözü Geçme, Erk, Güç
Saftirik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Budala, Saf
Buzdağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aysberg
İnanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aklı Yatma, Kanma, Emniyet, İtikat, Kanaat
Tatmin Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doymak, Rahatlamak
Yansıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, İletmek
Erişim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulaşım
Efsunculuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üfürükçülük
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İhtirassız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutkusuz
Kıygı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haksızlık, Zulüm
Isı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hararet, Sıcaklık
Hâl Tercümesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öz Geçmiş
Arsıulusal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uluslararası
Elmacık Kemiği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elmacık Sümüğü
Eritme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hal
Sığırtmaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığır Çobanı
Payidar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalımlı, Ölümsüz, Bengi, Kalıcı
Slayt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saydam
İntihal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırma
Dehr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dünya
Pakt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Antlaşma
Söylenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Çıkışmak, Eleştirmek, Sızlanmak, Yakınmak
Nöbet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Defa, İş, Kez, Sıra, Keşik, Kezik, Gezek, Yüksek Ateş
Oyumlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak
Yüzer Top kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şamandıra
Omurga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Temel, Amudu Kari
Sayfalama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mizanpaj
İçalat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşkembe, Sakatat
Arkalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semer
Gedik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmtiyaz, Kertik, Yara, Büyük Çentik, Rahne, Çatlak, Aralık, Kusur, Bırakı
Selaset kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıcılık
Meyil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğim, Akıntı, Özlem, Eğilim, Temayül, İlgi, Eğiklik, Sevme, İstek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.