Takviye kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sağlamlaştırma, Destek, Pekiştirme, Kuvvetlendirme, Berkitme, Güçlendirme
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Öğretici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Didaktik, Öğretmen
Bağışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muaf
Kandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak, Ayarlamak, İkna Etmek
Resimyazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hiyeroglif
Peyzaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görünüm
Yelpik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nefes Darlığı, Astım
Konuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mesken, Misafir, Mihman
Sersem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sangı, Dümbelek, Şaşkın
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Palas Pandıras kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Telesik, Çarçabuk
Sundurma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hangar, Hayat
Saygı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Hürmet, İhtiram
Çeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asker
Sergerde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Elebaşı
Test Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Ölçmek, Sınamak
Mihenk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mehenk, Denektaşı
Kaymakamlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlçe
Zatürre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batar, Akciğer Yangısı
Yoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşlenmemiş, Dejenere, Kaba, Bayağı, Adi, Bozulmuş, Kısır, Yabanıl
Yatışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sükunet
Duyarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hassasiyet
Ekonomi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İktisat, Denlik, Tutum
Eşkıya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şâki, Harami, Kuldur, Haydut, Kır Hırsızı
Sabıka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suç, Kaydiyat
Sefir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi, Elçi
Azrail kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıcı
Büyüklenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Burun, Gurur, Kasıntı, Kibir, Kurum, Tavır, Tekebbür
Müspet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olumlu, Yararlı, Pozitif, Tanıtlanmış, Tanıtlı, Artı
Toka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutturmalık; El Sıkışma
Naz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cilve, Eda, İşve, Şive
Ölümsüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ebedi, Baki, Layemut
Mevkute kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Periyodik
Protokol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma Tutanağı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.