Tabiatsız kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Geçimsiz, Huysuz
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Gerçekçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Realist
Harabat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntılar, Harabeler, Viraneler; Meyhane
Gayr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkası
Limit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınır, Son Had
Ayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belli, Açık
Ezbere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilmeden, Ezberden
Aleniyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklık
Öncelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lanse Etmek, Takdim Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Mukayese kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyaslama, Karşılaştırma, Kıyas, Ölçüştürme, Oranlama
Pis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çirkli, Fena, Karışık, Kirli, Kötü, Leke, Murdar, Zararlı, Sevimsiz, Güç, Lekeli, Mülevves
Rabbani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanrısal
Başlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çivi
Efemine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadınsı
Bittabi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elbette, Tabii, Doğal Olarak, Tabiatıyla
Teselli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avuntu
Vasiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vasiyetname, Tutsu
Hacim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oylum, Cirim
Ayan Beyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Besbelli, Apaçık, Açık Seçik Bir Biçimde
Hezeyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abuk Sabuk, Sayıklama, Sersemleme, Saçmalama
Bilumum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Hep, Kamu
Azalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak, Düşmek, Eksilmek, Kırılmak
Tecrübî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneysel, Uygulamalı
Selamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esenlik, Esen, Kurtuluş
İhbar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildirme, Duyurma, Haber Verme, Habercilik, Bildirim, Ele Verme
Mahsul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mamul, Ürün, Verim, Yapıt
Merdiven Korkuluğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırabzan
Yağınç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Suikast
Yoğaltım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüketim, İstihlak
Kasıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikbaş, Gurur, Kurum, Tekebbürlü
Yaklaşan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakın
Davetkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağrıcı, Çekici, Çağıran, Davet Eden
Diktacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyrukçu
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.