Sıngın kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Korkmuş, Sinmiş, Çekingen, Ürkek, Üzgün, Kırık Dökük, Dağınık, Perişan
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Gereksinim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç
Efe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağabey, Kabadayı, Yiğit, Zeybek
Mitos kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylence, Mit
İclas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Celse, İçtima, Meclis, Oturum
Durmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşlemek, Hareketsiz Kalmak, Beklemek, Dayanmak, Dinmek, Eğlenmek, Kalmak, Kesilmek, Yaşamak, Yüzmek
Gönlünü Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönlünü Etmek
Edimsel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fiili, Aktüel
İcazet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diploma, İzin, Müsaade, Onay
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tezce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
Peyda Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Çıkmak, Oluşmak, Sadır Olmak
Giderilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak
Suçlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suç Yüklemek, İtham Etmek
Namünasip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygunsuz
Cenabet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cünüp, Taharetsizlik
Anamal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sermaye, Kapital
Başhekim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baştabip, Sertabip, Başsagan
Işıksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karanlık
Konjonktivite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göz Yangısı
Arazi Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıvışmak
Nasır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabar
Esasından kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temelinden, Başından, Kökünden
Müessese kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuruluş, Kurum, İşletme
Pedagog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimci, Eğitimbilimci
Atak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevik, Hareketli, Girişken, Cüretkâr, Geveze, Atılım, Saldırı, Saldırış, Hücum, Hamle, Akın, Yiğit
Frigorifik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soğutmalı, Soğutucu
Pırpırı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hovarda, Uçarı
Sıkaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mandal
Sövüşçül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küfürbaz
Domur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabarcık, Tomurcuk
Sanduka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Makbere, Serdabe
Zaruri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorunlu, Mecburi, Elzem, Gerekli
Uğramak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakınından Geçmek, Aniden Çıkmak, Düşmek, Sarkmak, Tutmak, Yaklaşmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.