Sınav kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yoklama, İmtihan
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Serpmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Ekmek, Saçmak, Sepmek, Vermek
Monogami kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekeşlilik
Çal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kır, Taşlık Yer, Çıplak Tepe
Tepkisiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pasif
Büyütme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abartma, Mübalağa, İlave
Alık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşkın, Düşüncesiz, Beceriksiz, Akılsız, Aptal, Bön, Budala, Sersem
Hafiflemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlığı Azalmak, Kolaylaşmak, Şiddeti Azalmak, Azalmak, Rahatlamak
Buhur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tütsü
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Fevri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşkın, Hırslı, Tepinçli
Çalışkanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Faaliyet
Uçak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tayyare
Mektup kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Name, Yazı, Betik
Yüzey Şekilleri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engebe
Ehlileşmiş Hayvan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evcil
Göreceli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzafi, Nispi
Zedelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berelemek, Zarar Vermek
Rahim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acıyan, Merhamet Eden, Acıma; Balalık, Karın, Uşaklık, Dölyatağı
Yukaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semer
Konsantre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoğun, Derişik
Virajlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönemeçli
Maaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aylık
Vücut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gövde, Beden, Cisim, Ten, Üst, Üzeri, Varlık
İşporta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sergi; Açıkta Yapılan Satış
Asılsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soysuz, Uydurma
Danışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak, Müracaat Etmek, İstişare Etmek
Suret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Betim, Kılık, Biçim, Çehre, Görünüş, Kopya, Nüsha, Resim, Tarz, Yol, Yüz
Ön Yüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cephe
Bağımlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gayrimüstakil, Tabi
Çizgi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksen, Hat, Sınır, Temel
Güzgü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayna
Korkulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Kritik, Netameli, Tehlikeli, Vahim
Rahatsız Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.