Sıkıca kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sıkı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Karasakız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zift
Çevirmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tercüman, Dilmaç, Mütercim
Değişebilir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişken
Saçula kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kip
Tapınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İbadet Etmek, Çılgınca Sevmek
Dökülmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşalmak, Düşmek, Hasta Olmak, Kaplamak, Ulaşmak
Yedirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beslemek, Karnını Doyurmak, Rüşvet Vermek
Maşeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplumsal
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Birlikte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beraber, Beraberce, Birge, Bir arada, Hep beraber, Yanında, Beraberinde, Bile, Müşterek, Ortaklaşa
Başörtülü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşarplı, Örtülü
Devasa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrice, Dev Gibi, Çok Büyük
Gar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstasyon, Katarlık
Silgiç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Silecek
Hürmetsizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saygısızlık
Müddeiumumi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savcı
Sebzevat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sebze
İdrak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlayış, Erişme, Algı, Dimağ, Akıl Erdirme
Bela kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Musibet, Çile
Serdetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meydana Koymak
Kromozom kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soyaktaran
Savunma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müdafaa, Defans
Tabak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşkap
Esasından kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temelinden, Başından, Kökünden
Cuşiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Coşkunluk
Kulp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahane
Daimî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hemişelik, Sürekli, Temelli
Mücevherat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süs Eşyası, Cevahir
Yaraşan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Layık, Yaraşıklı
Köle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bende, Esir, Kul, Tutsak
Çekişme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavga, Yarışma, Mücadele, Azar, Cenk, Hırgür, Mübareze
Sorumluluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyun, Günah, Mesuliyet, Sorum
Deruni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçten
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.