Mücevherat kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Süs Eşyası, Cevahir
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Sınalga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamera
Bando kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mızıka, Takım, Topluluk
Alelumum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genellikle, Genel Olarak, Bütün
Akabinde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arkasından, Hemen Arkadan, Ardından, Hemen Ardından, Hemen Arkasından
Yellencek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salıncak, Tahterevalli
Ekecek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tohum
Multimedya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çokluortam
Bozulmuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun, Yoz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İkiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşa
Uygun Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağdaşmak, Sığmak, Yakışmak, Yaklaşmak
İplik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İp
Karakulak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emir Çavuşu, Haberci
Oranlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesap, Kıyas, Tahmin
Bağırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seslenmek, Kükremek
Şato kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köşk
Olta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Hile, Karmak, Oyun, Yem
Traktör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Motor
Niyaz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakarmak
Keşik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nöbet, Sıra
Mecburiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükümlülük, Zorunluluk, Gereklik, Zor
Nükleer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekirdeksel
Toplanık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müçtemi
Davetiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duyuru, Çağrılık
Dünya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerküre, Yer Yuvarlağı, Âlem, Camia, Cihan, Çevre, Devran, Dış, Diyar, Herkes, Kâinat, Küre, Ortam, Yer, Yeryüzü, Zemin, El Gün, Acun, Evren
Ekşimek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Kesilmek, Kıçkırmak, Sırnaşmak, Somurtmak, Turşumak, Utanmak
Canlılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dirilik, Güçlülük, Etkinlik, Cıvıltı, Cümbüş, Faaliyet, Ruh
İtici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soğuk
Metafor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mecaz, Uçlam, Eğretileme
Agu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zehir
Sahiplik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyelik, El, Mülkiyet
Özgülük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasiyet, Hassa
Alelhusus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilhassa, Hele, Özellikle
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.