Sufle kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Fısıltı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Düzme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzmece, Sahte, Uydurma
Yürekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cesur, Cesaretli, Cüretli, Kabadayı, Korkusuz
Adım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Girişim, Hamle, Etap, Aşama
Yakmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acıtmak, Bestelemek, Dağlamak, Dökmek, Kavurmak, Mahvetmek, Tutuşturmak, Vurmak, Koymak, Sürmek
Karnabahar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güllü Kelem
İrmik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İri Un, Yarma
Razı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun Bulan, Benimseyen, İsteyen, Onaşmış, Onaşık
Hipotez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Varsayım, Faraziye
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Rast Gelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rastlamak, Rastlaşmak
Vukuat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olaylar, Ahvalat, Hadise, Olanlar, Olgular
Tamircilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onarmanlık
Nezir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adak
Dahletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sataşmak
İstifade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yararlanma, Faydalanma, Aşılanma
Maatteessüf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maalesef
Fer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işık, Parlaklık, Aydınlık, Güç, Kuvvet, Nüfuz, Canlılık
Çapan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulak, Postacı
Müruruzaman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hukuki Mühlet, Zaman Aşımı
Cuşiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Coşkunluk
Şüphe Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkulanmak
Yüzük Oyunu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüzük
Muayyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirli, Belli, Kararlaştırılmış
Endoderm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçderi
Musahhih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltici, Düzeltmen
Keder kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Istırap, Izdırap, Acı, Bulut, Dert, Elem, Gaile, Hüzün, Kasvet, Sıkıntı, Tasa, Üzüntü, Zehir
Başşehir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkent, Payitaht
Dizgin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cılav
Gelişim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnkişaf, Tekâmül
Saklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teyakkuz
Varoluş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevcudiyet
Belenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak
Siyah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kara
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.