Ses Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Seslenmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Açık Oturum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Panel, Açık İclas
Stoklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığımlamak
Sergerde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Elebaşı
Ciddi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Gerçek, Salmaklı, Tehlikeli, Endişe Veren, Ağır, Vahim, Kritik, Gülmeyen, Güvenilir, Sağlam, Önemli, Vahim, Vakur, Veznin
Hat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Çizgi, Sınır, Yazı, Yol, Geçek, Kanal
Çecik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çivi, Halka
Ebucehil Karpuzu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acı Hıyar, Eşek Hıyarı
Tecimen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tacir, Tüccar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sarhoş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçkili, Esrik, Dumanlı, Küp, Mest, Esri, Sermest
Küre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yuvar, Dünya, Yeryüzü
Yeminsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antsız
Fingir Fingir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oynak
Koloni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sömürge, Müstemleke, Topluluk
Coşkun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşkın, Ateşli, Heyecanlı
Sarfınazar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vazgeçmek
Kültürsüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkel
Şev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayır, Meyilli, Eğik
Moruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlı, Baba, İhtiyar, Koca
Gonca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tomurcuk, Konca
Değen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapışık
Kara Baht kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kara Yazı
Tepkili Uçak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Jet
Sürel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daimi
Difüzyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayım
Üşenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gevşeklik, Tembellik
Gramofon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sesyazar, Fonograf
Dağıtma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neşir, Talan, Tevzi
Uyuzlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuz
Genellikle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genel Olarak, Büyük Bir Çoğunlukla, Çoğu Kez, Çoğun, Çoğunlukla, Çoklukla, Ekseri, Ekseriya, Ekseriyetle, Umumiyetle, Umumen
Doygu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rızık
Karşı Durmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direnmek, Göğüslemek
Şarki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğusal, Doğu
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.