Sağduyu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Aklıselim
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kapsama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şümul
İhtiyatsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gaflet
Talan Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağmalamak
Güçleştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek
Ön Yargı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peşin Hüküm
Gök kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feza, Gökyüzü, Sema, Uzay, Yetişmemiş, Asuman
Çimmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkanmak
Monoton kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekdüze, Yeknesak, Sıradan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Dalakotu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duvar Sedefi
Ayıp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kusur, Eksiklik, Leke, Damga, Utanç Verici, Noksan, Uygunsuz, Kötü, Şaibe
Çağdışı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köhne
Namına kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerine
Alengir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Fiyaka, Gösteriş, Hile, Tuzak
Ayak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bacak, Basamak, Kıç
Yuvarlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek, Gitmek
Sargı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Pansuman
Fotoğraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kılık, Resim, Suret, Yaçın
Yazmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açmak, Kaydetmek, Sermek, Söylemek, Haber Vermek
Örtmece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kandırma
Tayfa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşiret, Hizip, Oymak, Uşak, Yardakçı, Koşuntu, Maiyet
Ödev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vazife, Borç, Zorunluluk, Vecibe, Mükellefiyet
Devirli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devrî
Nazikçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Nazik
Hâkimane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Egemence, Yargıçça
Mütecessis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırıcı, Meraklanan, Meraklı
Mamur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayındır
Tabiatüstü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğaüstü, Fevkettabii
Tazammun Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçermek
Hikâye Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek
Tıpkı Tıpkısına kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıpatıp
İstikbal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ati, Gelecek
Gizli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görünmez, Mestur, Nihan, Yaşırın, İllegal, Kapalı, Mahrem, Örtülü, Saklı, Zımni
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.