Nazikçe kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İnce, Nazik
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Erkincilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanç
Aydınlık Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aydınlanmak
Zımnen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alttan Alta, Kapalıca, Dolayısıyla
Seyyanen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşit Olarak, Eşitçe
Beşer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsan, İnsanoğlu
Mouse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keme
Devre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönem, Fasıl, Çevrim
Anlaşılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yansımak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kantite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nicelik
Ümranlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayındır
Yekta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Eşsiz
Ahmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Aptal, Bön, Dangalak, Salak
Öncelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lanse Etmek, Takdim Etmek
Otorizasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetkilendirme
İlbay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vali
Nitelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karakterize Etmek, Tavsif Etmek, Vasıflandırmak
Yeterli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâfi, Ehliyetli, Yerinde, Kifayetli, Ehil
Tavlandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beslemek
İlmi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilimsel
Ana Yarısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teyze
Kaymış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçık
Teslimiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtaatkârlık, Verinme
Halka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kangal
Ortaya Koymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Dökmek
Şifahen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağızdan, Sözle
Çayhane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çayevi
Legal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanuni, Yasal, Meşru
Veziriazam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sadrazam
Müteessir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkilenmiş, Üzülmüş, Üzüntülü, Etkilenen, Yerinmiş, Acımış
Ekincilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarım, Ziraat
Afet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkım, Bela, Kırım, Kıran, Felaket, Facia, Kıyamet
Ölümlülük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fena
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.