Sûr kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Boru
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Uğraş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cenk, İş, Meslek, Meşguliyet, Mücadele
Cansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmüş, Bitkin, Güçsüz, Hareketsiz, Durgun
Yol Halısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yolluk
Araçsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilavasıta, Doğrudan Doğruya
İstihlak Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüketmek
Dünyalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mal, Mülk, Para, Servet
Mesele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İş, Maslahat, Problem, Sıkıntı, Sorun, Konu, Güç İş
Teselli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avuntu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tükenmez Kalem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmez
Literatür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynaklar, Yazın, Edebiyat, Kaynak
Mebusluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Milletvekilliği
Rahatsız Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak
Müstear kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lakap, Takma
Kökleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerleşmek, Oturmak
Depreşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nüksetmek, Canlanmak, Kanamak, Tepmek, Uyanmak, Üstelemek
Üçbucak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üçgen
Parça Parça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lime Lime, Paramparça
Cesaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüreklilik, Gözü Peklik, Bahadırlık, Ataklık, Atılganlık, Cüret, Güven, Yürek
Mugalata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanıltmaca
Enstrüman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalgı, Araç
Kırba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Matara
Koz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceviz
Yağmur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahmet, Bereket, Bolluk, Çokluk, Siper, Yağış
Sıkılgan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utangaç, Çekingen
Hükümdarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taht
Kıvanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İftihar Etmek, Memnun Olmak
Genelleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamim
İyilikbilmez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nankör
Hepsi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hep, Tüm
Ten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cilt, Deri, Et, Vücut
Nifak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsizlik, Anlaşmazlık, Ara Bozuculuk, Ayırga, Ara Açıklığı, Karıştırıcılık, İkiyüzlülük
Dayanç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak, Sabır
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.