Araçsız kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bilavasıta, Doğrudan Doğruya
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ankesör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kumbara
Çaba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceht, Gayret, Hız, Sürekli Çalışma
Dızlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak, Soymak
Beste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Ahenk, Hava, Melodi
Fatalite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kader, Yazgı
Çıkmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılmak, Görünmek, Artmak, Atlamak, Bitmek, Bulaşmak, Bulunmak, Büyümek, Eksilmek, Erişmek, Gelmek, Gitmek, Görmek, Kazanmak, Kopmak, Koyulmak, Olmak, Oluşmak, Peyda Olmak, Sızmak, Taşınmak, Unutmak, Varmak, Vurmak, Yok Olmak, Yükselmek, Yürümek
Isınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıcaklaşmak, Alışmak, Benimsemek
Tahrif Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Değiştirmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tuğra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tura
Yargıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hâkim
Kibritçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cimri
Editör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basıcı, Yayımcı, Naşir
Mekir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hile
Ova kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Düzengâh, Düzenlik, Yazı
Razılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İcabet
Kupa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yürek
Koskocaman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Geniş, Muazzam
Bağım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet
Kurulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş
Feveran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fışkırma, Kaynama; Birdenbire Öfkelenme, Köpürme, Parlama
Payitaht kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkent, Başşehir
Vızıldamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızlamak, Sızlanmak
Mandal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkaç
Görme Engelli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âmâ, Kör
Yaban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vahşi, Yabancı, Issız Kır, Issız, Yabani, Issız Yer, El
Dinelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikelmek
Halis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temiz, Katışıksız, Arı, Saf, Katkısız, Süzün
Koçan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özek
Ululuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Heybet
Katot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksi Uç, Negatif Elektrot
Metotlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yöntemli
Elöpen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kertenkele
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.