Randevu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Buluşma, Görüş
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kalaba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalabalık
İtila kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükselme
Jips kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçı, Alçıtaşı
Tecavüzkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütecaviz, Saldırgan
Teolojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinsel, Dinbilimsel
Fellah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi
Beyhude kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna, Yararsız, Anlamsız, Sonuçsuz
Sonraya Saklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ertelemek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Hayırsever kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yardımsever, Hayırsever, İyilikçi
Pedagojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimsel, Eğitimbilimsel
Tıknaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıkız, Toplu
Gedmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delmek
Kadimî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
Gruplama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kümeleleme
Çember kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döngü, Manka, Çevre, Daire
Dil Dalaşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma
Litografi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşbaskı
Sabretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Hazmetmek, Katlanmak
Natüralist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğalcı
Tehdit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözdağı, Korkutma, Zılgıt, Keskenme, Gözdağı Verme, Gözünü Korkutma
Geciktirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tehir
Katiyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hiçbir Zaman, Asla, Kesinlikle
Tümsek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabarcık, Tepecik, Tüm, Yükselti
İnsanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beşeriyet
Özensizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikkatsizlik, İtinasızlık
Kombinezon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek, Düzenleme, Tertip, Kolsuz Entari
Yumuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görev, Memuriyet, Sefaret, Misyon
Eğreti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Geçici, Muvakkat, Muvakkati, Öteri, Takma, Üstünkörü, Yararsız, Uyumsuz, Yakışmamış
Kazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hafriyat, Hâk
Arz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak, Sunum, Bilgi Verme, Yeryüzü, Yerküre, Yer Yuvarlağı, Dünya, En, Maruzat, Yer
Nale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnilti, İnleme
Kasvet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Gam, Hüzün, Keder
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.