Perspektif kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bakış Açısı, Derinlik, Süreç
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tıynet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huy, Maya, Yaradılış
Art Arda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peş Peşe, Arka arkaya
Tasdik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olumlu, Onay, Doğrulama, Onaylama, Onama
Gıybetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekiştirmeci
Kuşku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şüphe, Tereddüt, Kuruntu, İşkil, Şek, Endişe, Evham, Narahatlık
Metfen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabir, Mezar
Mürettep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Tertipli
Tutarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rabıta, Uygunluk
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Gereğince kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göre
Uzlaştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Telif
Sefer Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezmek
Süpürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak, Kovmak, Tüketmek
Mehterhane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hapishane
Pekişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak, Katılaşmak, Sertleşmek
Rüşt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erginlik, Yetişkinlik
Muhabere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haberleşme, İletişim, Salıklaşma
Sarsalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak
Ziyadesiyle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fazlasıyla
Çoğalma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nema, Ziyade
Savlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İddia Etmek
Siyasal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Politik, Siyasi
Özgür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azat, Bağımsız, Hür, Muaf, Serbest, Erkin
Tamirat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onarım
Ağartmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beyazlatmak
İşlev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fonksiyon, Görev, Vazife, İş Görme Yetisi
Teşekkül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluşma, Oluşum, Kuruluş, Kurulma, Örgüt
Havayi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedava, Beleş
Bereketli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bol, Verimli, Gür, Mübarek, Verimli
Vızıldamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızlamak, Sızlanmak
Teadi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağılık
Çekici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cazip, Ilımlı, Cazibedar, Dişi, Cazibeli
Kıpırdamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kımıldamak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.