Mırın Kırın Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Nazlanmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Playmaker kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyun Kurucu
Transport kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarım, Taşımacılık, Nakil, Nakliyat
Sada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ses
Şakrak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şen, Sevinçli, Keyifli, Gevrek
İteklemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtelemek
Şam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mum
Naylon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzmece, Sahte
Sona Ermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Meşk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Egzersiz
Cereyan Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek, Olmak
Müstehcen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edepsizce, Açık Saçık
Kompliman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koltuklama
Kara Baht kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kara Yazı
Taassup kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağnazlık, Yobazlık
Editörlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayımcılık
Onum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurtuluş, Felah
Aparey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz
Sağlıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıhhatli, Dimdik, Doğru, Esen, Gerçek, Güvenilir, İyi, Sağlam
Gösterim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Projeksiyon; Seans
Baskı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basılış, El, Neşir, Tahakküm, Tazyik, Yumruk, Zor
Teokrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinerkçi
Gözene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözlük
Aksi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ters, Zıt, Menfi, İnatçı, Hırçın, Huysuz, Karşıt, Titiz, Geçimsiz, Kötü, Münasebetsiz, Olumsuz, Suratsız
Çalçene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Durup Dinlemeden Konuşan, Çenesi Düşük
Karabaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahip
Büküm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kat, Kıvrım
Acı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Izdırap, Istırap, Keder, Ağır, Ağrı, Ateş, Azar, Çığlık, Dağ, Dokunaklı, Elem, Eziyetli, Felaketli, Göbüt, Kaba, Keskin, Kırıcı, Kötü, Kubat, Meşakkatli, Yara, Zehir, Zehirli
Sese Koymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oylamak
Darmadağınık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık
Ofis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büro, Daire, Yazıhane, İşyeri
Buzlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Donmak
Dayanırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direnç, Mukavemet
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.