Mıhlamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çakmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Alışılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerleşmek
Kilitlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapamak, Kenetlemek, Kıfıllamak
Emtia kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mallar
Emare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İz, İpucu, Alamet, Delil
Refika kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zevce, Eş, Karı
Yoksul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakir, Fukara, Çorak, Kembağal, Parasız, Sefil, Yetersiz
Dingildek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaypak
Gemlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tersane
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kayınpeder kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynata
Alaşım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halita
Kararsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekimser, Değişken, Karmakarışık, Mütereddit, Oynak, Düzensiz, İkircimli
İktidarsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük
Serbest kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özgür, Bağımsız, Pinek, Erkin, Hür, Muaf, Salman
Binek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Binilen
Masif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Som, Çıta
Ülser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yara
Uysal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimli, Yumuşak Başlı, İtaatli, Munis, Söze Bakan, Yumuşak, Yüzüyola
Süzülmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Arıklamak, Zayıflamak
Boy Bos kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Kesim
Mitos kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylence, Mit
Tamamiyle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümüyle
Sütun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kolon, Dergi, Direk, Duraç, Destek
Sağ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esen, Sağlam, Katıksız, Canlı
Delilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cinnet
Oysaki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hâlbuki, Meğer, Oysa
Esna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı An, Sıra, O An, O Sıra
Şaheser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başyapıt, Üstün Nitelikli
Senetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belgesel
Kolay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asan, Basit, Hafif, Emeksiz, Zahmetsiz
Seslendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaydetmek
İlbay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vali
Savsaklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhmal Etmek, Ertelemek, Lengitmek, Sallamak, Uğunmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.