Emare kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Belirti, İz, İpucu, Alamet, Delil
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Lüks kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Fazla, Gösteriş, Gösterişli, Şatafat
Affeylemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Affetmek
Pes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeter, Teslim
Lala kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dadı, Daye
Tekessür Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak
İnhidam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökme
Bağban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahçıvan
Ürem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Getiri, Faiz, Nema
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Yokluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakirlik, Kıtlık, Açlık, İhtiyaç, Kesat, Adem, Fıkdan
Yağdanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağlık, Dalkavuk
Zorlayıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mücbir
Gerçekleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahakkuk
Japongülü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamelya
Dargın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küs, Küskün, Soğuk
Şişmanlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kökelmek, Semirmek, Toplanmak
Şölen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şenlik, Ziyafet, Ağırlama
Tesir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etki, Dokunma, Zarar Verme
Abluka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatma, Sarma, Muhasara
Sersem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sangı, Dümbelek, Şaşkın
İçin İçin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizli Gizli, Yavaş Yavaş, Açığa Vurmayarak
Gerçekten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Doğrudan, Fiilen, Hakikat, Hakikaten, Nitekim, Sahi, Sahiden, Yakinen
Kurtarıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halaskâr, Kurtaran
Mensubiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlişkinlik, Üyelik, İlinti, Çatkınlık, Yakınlık
Yanılmazlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsabet
Fesat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozukluk, Arabozucu, Karışıklık, Hile, Kargaşalık, Kundak, Bozut
Yeğnik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hafif
Pasta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rulo
Mükâleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma
Rozbif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilet
Radyatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Petek, Isıtaç, Soğutaç
Sapıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delileşmek, Saçmalamak
Geçmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arasından Çıkmak, Akmak, Etkilemek, Tesir Etmek, Atlamak, Aşmak, Bırakmak, Bitmek, Buyurmak, Girmek, Gitmek, Harcamak, İşlemek, Kalmak, Kapmak, Olmak, Oturmak, Sirayet Etmek, Sönmek, Tükenmek, Vazgeçmek, Yaşamak, Yermek, Yürümek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.