Muttasıl kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Durmadan, Bitişik, Biteviye, Aralıksız
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yapmacık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahte, Düzme, Suni, Yapay, Yapma, Zahirî
Gülistan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güllük
Belirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tebellür Etmek, Tezahür Etmek, Tebarüz Etmek, Sarahat Kesp Etmek, Dolaşmak, Peyda Olmak, Teşekkül Etmek, Uçmak, Uyanmak, Zahir Olmak
İlgili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgilenmiş Olan, İlgisi Bulunan, Alakalı, Alakadar, Müteallik, Bağlı, Ait, Müntesip
Yeni Ay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hilal
Sıkıştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısmak, Kıstırmak, Tıkmak, Zorlamak
Revalüasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değer Artırma
Öbek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deste, Grup, Küme, Yığın, Takım
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Issızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vahşet
Musannif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazar
Yolmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak
Başıboş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serbest, Hür, Kayıtsız, Avare
Uzanım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, Nitelik, Ölçü, Özellik
Tok Gözlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Tok
Ön kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beri, Önce, Mukaddem, Evvel, İleri, Üstün, Makbul, Kabak, Civar, Huzur, İlk, Karşı, Kat, Yamaç, Yöre
Muktezi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerekli
Peyderpey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalbadal
Bertaraf Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gidermek
Azadetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koyuvermek, Serbest Bırakmak, Özgür Kılmak
Zinde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinç, Canlı, Dimdik, Diri, Gümrah, Sağlam
Olanca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Son, Var
Aracılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delalet, Tavassut, Vasıta
Teori kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuram, Nazariye
Salim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esen, Sağlam, Sakin
Ufak Tefek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçük, Zayıf
Kanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kani
Supleman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ek
Komprador kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşbirlikçi
Yasaklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadağan Etmek, Menetmek
Bilye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kürecik, Misket
Prezantabl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
Sağılan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağmal
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.