Mezarcı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Gömütçü, Sinci
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Cemi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Cümle, Hep
İktisat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekonomi, Tutum
Tüze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adalet, Hukuk
Tehlike kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekince, Ateş, Korku, Risk
Şebeke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağ, Kanalizasyon, Kuldur Destesi, Örgüt, Kimlik Kartı
Efemine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadınsı
Şantaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkutma, Gocundurma
Solmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atmak, Ölmek, Pörsümek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sakinlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sükûnet
Kıpı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaka, Eğlence, Alay
İndikatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterge
Sınırlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirlemek, Hapsetmek, Kısıtlamak, Mahdutlaştırmak
Verimli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Dişi, Mahsuldar, Mübarek, Zengin, Bitek, Randımanlı, Mümbit, Müsmir, Verimkâr, Semereli, Çok Yazan, Velut
Tutaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takışmak
Kabul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerinde Görme; Katına Alma; Razı Olma
Print kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskı
Talkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğüt, Telkin
Zayi Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaybolmak, Yitmek
Harbi Deste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müfreze
İhmal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşalma, Savsaklama, Dikkatsizlik, İtinasızlık, Lakayıtlık, Önem Vermeme
Evlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Varmak, İzdivaç Etmek
Sulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Vıcık Vıcık
Stalâgmit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikit
Gamze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batık
Tiksinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nefret
Ayırt Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fark Etmek, Tefrik Etmek, Temyiz Etmek, Karakterize Etmek, Tanımak
Cenk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışma, Çekişme, Kavga, Savaş, Uğraş
Haz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Lezzet, Zevk, Hoşlanma
Kullanıvermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kullanmak
Orospu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fahişe, Mal
Fayda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarar
Hırsızca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğruca
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.