Merbut kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bağlı, İlişik
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tufan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tayfun, Selli Yağmur
Hantal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abullabut, İri, Kaba, Kocaman, Yavaş
Dizanteri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanlı Basur
Süzün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katkısız, Katışıksız, Halis
Yeterlilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet, Kifayet, Liyakat, Yeterlik
İzlev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşlev
Yavrulamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğurmak
Girişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranmak, Girmek, Kalkmak, Koyulmak, Sarılmak, Tutmak, Teşebbüs Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Edeple kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nazikâne
Encümen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurul, Komisyon, Yarkurul, Komite
Ülfet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Tanışma, Alışma
Şebnem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiy
Köpürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinirlenmek, Feveran Etmek
Müderris kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğretmen, Profesör
Özet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hülasa, Sonuç
Bark kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Barınılan Yer, Mesken, Ev, Yapı, Otel, Park, Bahçe
Müstacel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İvedi, Acele
Hesaplıca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplı
İltimas Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayırmak
Çizik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çizilmiş, Çizgi
Temelleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerleşmek
Geçenek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aralık, Koridor
Şappadak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Apansız, Ansızın
Evveliyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öncesi
Mülakat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Musahabe, Söyleşi, Buluşma, Kavuşma, Konuşma
Bez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaput, Gudde
Alelade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıradan, Olağan, Bayağı, Doğal, Sıra İşi
Sıtma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Titreme, Malarya
Pusarık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Puslu, Serap
Okkalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pohpohlamak
Kaçırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak, Çalmak, Delirmek, Kaldırmak
Anık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hazır, Müstait
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.