Mensur kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Düz Yazı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Hakiki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçek, Gerçeksel, Sahici
Fan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pervane, Vantilatör, Yelletke
Taba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tütünrengi
Telaşsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soğukkanlı
Eğreti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Geçici, Muvakkat, Muvakkati, Öteri, Takma, Üstünkörü, Yararsız, Uyumsuz, Yakışmamış
İki Canlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gebe, Hamile
Doyunmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doymak
Araçsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilavasıta, Doğrudan Doğruya
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Havlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Silgi
Örnekseme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyas
Lisaniyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dil Bilimi
Bayağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Aşağılık, Pespaye, Hemen Hemen, Âdeta, Kibar Olmayan, Basit, Sıradan, Alelade, Aşağı, Epey, Gerçekten, Hasis, Küçük, Oldukça, Süfli, Yoz
Çav kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haber, Ses, Ün
Öge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dahi; İlke, Unsur, Eleman
Silah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pusat, Yarak, Etken Araç, Savut
Zecren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorla, Zorlayarak
İadeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İade
Pike Yapmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şığımak
Kemre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gübre, Tezek
İletişim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildirişim, Haberleşme, Komünikasyon, Muhabere, Ünsiyet
Esas Kanun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anayasa
Cana Yakın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevimli
Optik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görsel, Gözlükçü
Bertilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çürümek, İncinmek, Morarmak
Üstün Tutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak
Denet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kontrol, Teftiş
Terslik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksilik
İşporta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sergi; Açıkta Yapılan Satış
Olgunlaşmamış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gök, Olmamış, Tor
Tütsü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buhur, Duman, İçki
Yapımevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmalathane
Boğucu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıcak, Sıkıntılı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.