Maharetli kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Becerikli, Usta
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Hilal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayça, Yeni Ay
Likit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nakit, Sıvı, Akışkan
Antlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahitleşmek
Cariye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halayık, Köle, Esir, Hizmetçi, Keniz
Hatar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Risk
Mevzi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duruş, Mahal, Yer, Konumluk
Besbelli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Apaçık, Şüphesiz, Pek Belli, Görünüşe Göre
Tedarik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulma, Sağlama, Edinme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Safdil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saf
Ebed kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bengi
Perese kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Durum
Jülide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Dağınık
Şerait kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşullar, Şartlar, Vasat
Şaşaa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkem, Gösteriş, Tantana, Parlaklık, Parıltı
Şvester kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hemşire, Kız Kardeş
Tekaüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Burs, Emekli
İsim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ad, İnsan, Kişi
Sahne Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görmek
Samankapan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kehribar
Derdest Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paketlemek, Yakalamak
Alaycı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstehzi
Muntazır Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Gözlemek
Yavrulamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğurmak
Kulübe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatanak, Köşk
Sükse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başarı, Gösteriş, Çalım, Hodpesentlik
Tekke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dergâh, Hapishane
Ege kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Veli
Öpücük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öpme, Öpüş, Buse
Buhur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tütsü
Aydınlatma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tavzih
Tasa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, Efkâr, Endişe, Gam, Kaygı, Keder, Merak, Üzüntü
Üretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluşturmak, Yaratmak, Meydana Getirmek, Öndürmek, Çıkarmak, Yapmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.