Müruruzaman kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Hukuki Mühlet, Zaman Aşımı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Belik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örgü
Naşi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ötürü
Çınka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alısün, Telefon
Gülmeyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ciddi
Tesadüf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rastlama, Rast Gelme, Rastlantı, Rast Geliş
Katılımcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delege
Yekta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Eşsiz
Total kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplam, Bütün
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tekerlek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teker
Aleni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortada, Açık, Meydanda, Belli
Mehabet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Heybet
Sazende kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sazcı
Eski kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaput, Emektar, Ezelî, Külüstür, Paçavra, Sabık, Deneyimli, Tecrübesi Olan
Vefasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayırsız
Barı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çit
İstasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gar, Terminal, Tren Durağı, Araştırma Kuruluşu
Pejmürde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Dağınık, Perişan, Yırtık, Eski Püskü
Kemikli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıska
Çengel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatal, Fiş, Karmak
Gark Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batırmak, Boğmak
Mihnet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Üzüntü
İs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurum, Sürme
Eprimek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnhilal Etmek; Bozulmak; Yumuşamak; Erimek
Çukur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezar, Çökük
Müsabaka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarışma, Yarış
İşporta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sergi; Açıkta Yapılan Satış
Geçerli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtibarlı, Makbul, Muteber
Sütre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Perde
Soy Ağacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şecere
Çör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hastalık; Şeytan; Diken
Paravana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paravan
Tapmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmak, Bulmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.