Çör kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Hastalık; Şeytan; Diken
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Deney kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneyim, Tecrübe
Münafık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinsi
Akbaba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyar
Aşama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rütbe, Derece, Kademe, Merhale, Basamak, Adım, Mertebe, Paye
Alıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İktibas
Fenalaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlaşmak, Kötüleşmek
Dengelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarazlaştırmak
Evrenpulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mika
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Asilzade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soylu
Gelincik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lale
Pekaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nadir, Ender
Voli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâr, Kazanç, Vurgun
Özdeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aynı, Bir Cür, Okşar
Işılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işıldamak, Parlamak
Erken Bahar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkbahar
Anlayış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, İzan, Zihniyet, Müsamaha, Telakki, Zeka, Feraset, Tolerans, Beyin, Hesap, İdrak, İhata, İş, Mezhep, Ufuk, Zihin
Ülfet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Tanışma, Alışma
Telif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derleme, Uzlaştırma, (Eser) Yazma
Kırba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Matara
Hilkaten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaradılıştan
Hempa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş, Omuzdaş
Kalıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Harabe, İşaret, İz, Tortu, Bakiye, Yıkıntı, Enkaz
Erken kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk, Er
Gıdalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Besinli, Besleyici
Zıpzıp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilye
Çerenci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Farfara
Müteahhitlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüklenicilik, Bağıtçılık
Abullabut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hantal, Kaba
Korkakça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkak
Tartaklanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hırpalanmak
Şişman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kök, Semiz, Şişko, Tulum, Yoğun, Mülahham
Verimli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Dişi, Mahsuldar, Mübarek, Zengin, Bitek, Randımanlı, Mümbit, Müsmir, Verimkâr, Semereli, Çok Yazan, Velut
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.