Münhasır kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Mahdudiyetli, Mahsus, Mahsusi
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Efkârlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünceli, Tasalı
Enlem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı En Dairesi, Paralel
Patadan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
Gramer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilbilgisi
Bildiriş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duyuru, İlan, Tebligat
Revir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasta Odası
Bölük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Kısım, Hane, Hizip, Kısım
Duygun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu, Hassas
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Basit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalın, Kolay, Sıradan, Süssüz, Gösterişsiz, Görgüsüz, Düpedüz, Yalınç, Bayağı, Cılız, Mahdut, Olağan
Benlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kişilik, Şahsiyet, Kendilik, Gurur, Kibir
Sövüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küfür
Yukarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fevk, Üste
Semavi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göksel, Ulvi, Gökçül
İçre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahrem
Tavşan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuyan
Külhan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cehennemlik
Yapılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İri
Görklü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Güzel
Ucuzlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ucuzlamak
Beslemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doyurmak, Yetiştirmek, Bakmak, Desteklemek, Eklemek, Katmak
Yeğlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Islah Etmek; Tercih Etmek
Ağa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağabey, Koca
Seza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaraşık, Değer
Takım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz, Dest, Grup, Küme, Set, Zümre, Ekip, Trup, Tür, Çeşit, Dizge, Sistem
İtfaiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söndürümlük, Yangın Söndürme Örgütü
Fınkırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sümkürmek
İkilem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyası Mukassim, Dilemma
Beniz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Yüz Rengi, Bet
Verecek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Borç
Lületaşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskişehir Taşı, Denizköpüğü
Sağ Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşamak
İzlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek, Gelmek, Görmek, Gözlemek, Gütmek, İncelemek, Koşmak, Kovalamak, Seyretmek, Takip Etmek, Tutmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.