Ağa kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ağabey, Koca
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Acı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Izdırap, Istırap, Keder, Ağır, Ağrı, Ateş, Azar, Çığlık, Dağ, Dokunaklı, Elem, Eziyetli, Felaketli, Göbüt, Kaba, Keskin, Kırıcı, Kötü, Kubat, Meşakkatli, Yara, Zehir, Zehirli
Tebelleş Olma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elçekmemek
Taraftar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yandaş, Yanlı
İhtiraslı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutkulu
Nüve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekirdek, Özek
Hazar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Barış
Haksızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ülevsizlik, Mağduriyet
Şartlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşullaşmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Dağkırlangıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çoban Aldatan, Keçisağan
Açıktan Açığa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulu Orta
Sinik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinmiş, Pusmuş, Yılmış
Hengâme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kavga, Patırtı, Velvele
Ahize kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıcı, Kulaklık, Almaç, Destek
Bilakis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tersine, Tersine Olarak, Aksine, Yok
Şaplak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tokat
Reklamcılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanıtıcılık
Yegâne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biricik, Tek, Eşsiz
Kutlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoşbaht, Mübarek, Uğurlu
Kılgısal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygulamalı
Danaburnu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kök Kurdu; Aslanağzı Çiçeği
Fars kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güldürü
Hastalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayrılanmak, Hasta Olmak
Akit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağıt, Mukavele, Sözleşme, Kontrat, Nikâh
Konsey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurul, Şura
Kısırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akamet
Yaşamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Duymak, Geçinmek, Geçmek, Görmek, Hissetmek, Kalmak, Oturmak, Hayatta Olmak, Sürdürmek, Eğleşmek, Keyif Sürmek, Ömür Sürmek
Haneli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konutlu
Cacık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğramaç
Kapsama Alanı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhata Dairesi
İstihlakçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüketici
Şeker Hastalığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şeker
Müteşekkil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmuş, Meydana Gelmiş, Kurulmuş
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.