Lehçe kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Diyalekt, Ağgan
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Duraklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk
Fâni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölümlü
Konvansiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma
İblis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şeytan, Kötü, Düzenci
Gücük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bodur, Kısa
Beddua Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kahretmek, Lanetlemek
Kasavet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak
Katiyetle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlikle
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sınırlanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı, Kısıtlı, Mahdut, Münhasır
Savsaklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhmal Etmek, Ertelemek, Lengitmek, Sallamak, Uğunmak
Mızıkçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyunbozan, Şıltak, Şuluk
Neccar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğramacı
Yankılanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Aksiseda Vermek
Menopoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âdetten Kesilme, Yaş Dönümü, Âdetgörmezlik
Endogami kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçevlilik
Enayi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avanak, Budala, Giç, Ördek, Sarsak, Bön
Merhametsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vicdansız, Acımasız, Gâvur, Kalpsiz, Katı, Gaddar
Havale Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devretmek, Göndermek, Ismarlamak, Yollamak
Tüysüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabak
Empülsiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vuru
Ayal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karı, Eş
Taraflı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanlı
Yarık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patlak, Yara
Bigâne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgisiz, Aldırışsız, Yad, Yabancı
Açacak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açkı, Anahtar, Kalemtıraş
Üst Üste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkışık
Kın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kılıf
Engelleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşgal
Göre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diye, İçin, Nazaran, Uygun Olarak, Uyarınca, Gereğince, Tevfikan, Bakılırsa, Sorulursa, Fikrince, Bağıntılı
Kursak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz
Enfraruj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızılötesi
Kitabevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kütüphane
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.