Enayi kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Avanak, Budala, Giç, Ördek, Sarsak, Bön
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Öğretici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Didaktik, Öğretmen
İnkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksayım, Olumsuz, Gizleme, Yadsıma
Geçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaka
Ortaöğretim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lise
Sataşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, Dokunmak, Yapışmak, Çatmak, Rahat Bırakmamak, Takılmak, Musallat Olmak
Mübareze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Mücadele
Hırslandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızdırmak
Kişi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Can, Er, Erkek, Eş, İnsan, İsim, Koca, Nefer, Nüfus, Şahıs, Şahsiyet, Zat, Kimse
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tepeden İnme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşırtıcı
Dilmaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirici, Çevirmen, Tercüman
Keşifçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulgucu
Yanlışlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cürüm, Hata
Güveyi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damat
Aşırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak, Öte Yana Geçirmek, Kaçırmak, Uzaklaştırmak, Savmak, Hırsızlamak, Kaldırmak, Tırtıklamak
Dargın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küskün; Soğuk, İlgisiz
Mudi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yatırımcı
Şampiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Böke
Tertipsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzensiz, Savruk, Dağınık
Heyula kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaos; Korkunç Hayal
Dayanılmaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müthiş
Düğme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapraz
Dağıtıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müvezzi; Distribütör
Kompresör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkaç
Kudretten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaradılıştan
Ariza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilekçe
Dürüst kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ak, Doğru, Usturuplu, Hatasız, Yanlışsız, Özü Sözü Bir
Cıvık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sulu, Gevşek
Formen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ustabaşı
Resim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fotoğraf, Bediz, Levha, Suret, Tasvir, Tören
Belirgin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bariz, Seçkin, Açık, Besbelli, Sarih, Saydam
Komedya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güldürü, Komedi
Giranbaha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değerli
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.