Lehim kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kaynak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Merci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Makam, Mevki, Orun
Çekinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gocunmak, Kaçınmak, Korku, Saygı, Utanmak, Ürkmek, Cesareti Olmamak, Kendine Çekmek
Hususuyla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle
Çile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eza, Cefa, Azap, Zahmet, Bela, Dert, Gam, Kelep, Sıkıntı
Anlatı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öyküleme, Üslup, Hikâye
Tehevvür Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köpürmek, Öfkelenmek
Görmezliğe Vurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görmezlikten Gelmek
Finiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitme; Varış
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tecemmu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığınak
Tren Yolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demir Yolu
Yakarış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dua, Niyaz
İhya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlandırma, Diriltme, Dirim Verme; Geliştirme, Güçlendirme; Umut, Erinç Verme
Öte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok, O Taraf, Üst
Bön kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak, Budala, İnek, Saf, Aptalca
Civelek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neşeli, Sokulgan, Sevimli
Ciddiyetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Laubali
İnisiyatif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öncecilik
Akçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akça, Nakit
Batma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğulma, Gömülme, İnkıraz, Dağılma, Çöküş, Yok Olma, Son Bulma, Çökme
Kızılkuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğan
Rakkas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köçek, Sarkaç
Fırtık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sümük
İletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Çattırmak, Getirmek, Götürmek, Nakletmek, Vermek, Ulaştırmak
Hicvetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yermek
Komut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyruk, Emir
Zılgıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkışma, Azarlama
Bacı Oğlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeğen
Çatlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atmak
Möble kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mobilya
Henüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şimdi, Az Önce, Daha, Hâlâ, Yeni
Milliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulusallık, Tabiiyet
Takas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödeşme, Sayışma, Değiş Tokuş
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.